LİDER OLMAK, 16 NİSAN VE LİDER TÜRKİYE

Tarih hemen her dönem şahit olduğumuz, beklenmeyen, tahmin edilemeyen ufak bir çekirdekten dünya liderliği yapmış kişi ve devletler çıkarmıştır. Özellikle Türk tarihi bunun sayısız örnekleriyle doludur (küçücük bir Söğüt kasabasından koca cihan devleti Osmanlı İmparatorluğu gibi). Bitti yıkıldı dediğimiz nice büyük devletimiz daha büyük ve ihtişamlı bir cihan devleti olarak tarihte yerini almıştır.

Zamanımızda en çok sorgulanan tarihimizle ilgili durum devletlerimizin yıkıldığıdır. Gerçekte ise bu durum bir zaaf değildir. Tarihte birçok devlet kurulmuş, yükselmiş ve dönemini doldurunca yıkılmıştır. Yani devletler ilelebet var olucu ve kalıcı değildir. Ancak Türk Milleti böyle değildir.

Türk Milleti tarihin ilk döneminden itibaren var olmuş, her dönemimde güçlü devletler kurmuş ve hükümran olmuş birkaç milletten biridir. Fakat Türk Milletinin başka milletlerde olmayan en büyük hasleti dünyanın değişik coğrafyalarına ulaşmış (Büyük Okyanus’tan Atlas Okyanus’una, Asya’nın kuzeyinden Afrika içlerine kadar) tek milleti olduğu gibi aynı zamanda gittiği her coğrafyada büyük imparatorluklar kurmuş, hükümran olmuş tek milleti olduğu kadar, yine tarihin aynı döneminde birkaç devleti ve imparatorluğu olan (Osmanlı İmparatorluğu ile, Babür İmparatorluğu, Memlükler gibi ve  Batı Hun İmparatorluğu ile Asya’daki devletlerimiz gibi) tek millettir.

Bunları niçin belirttim? Çünkü milletler güçlerini tarihten alır. Bir millet ne kadar tarihin derinliğinden geliyor ve tarih boyunca var ve hükümran olmuşsa o kadar güçlüdür ve diğer milletler üzerinde o kadar büyük bir psikolojik üstünlüğe ve potansiyel liderliğe sahiptir. İşte Türk Milleti de tarihin en eski milleti olduğu gibi yukarıda bahsettiğim eşsiz özellikleriyle hem bulunduğu coğrafyada ve hem de dünyada bu psikoloji ve potansiyeli taşımaktadır. Zamanımızda 8 Türk devleti (Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan) aynı anda hükümrandır. Ayrıca Rusya ve Çin vb devletler içindeki özerk devletler vardır ve bunlar da her an bağımsız olabilirler aynı SSCB içindeki devletlerin bağımsızlığına kavuşması gibi. Ayrıca Balkanlarda Bosna Hersek, Arnavutluk, Makedonya yine Türkiye kanatları ve koruması altındadır.

Şimdi böylesine bir süper güce sahip Türk Milletinin zamanımızdaki en güçlü devleti olan Türkiye Cumhuriyetinin hak ettiği süper güce ve liderlik konumuna kavuşması zamanı gelmiştir.

Ülkemiz içinde bize 150 yıldır pompalanan yıkılmış ve zayıf bir devlet psikolojisi ile silik bir insan psikozunu ve ölü toprağını üzerimizden atmamız gerekir. Bunun zamanı gelmiştir. Çünkü Türkiye Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı çağ atlatıcı gelişmeler yanında ve belki çok daha önemlisi üzerimizdeki ölü toprağını atmış, kendimize güvenmemizi ve aynı zamanda gönül ve manevi coğrafyamız üzerinde yaşayan bütün insanların da bu güveni ve beklentiyi kazanmasını sağlamıştır.

29 Ocak 2009 Davos’ta “one minute” çıkışıyla Erdoğan ve Türkiye emperyalist dünyaya karşı siyasi bağımsızlığını, 14 Mayıs 2013 de IMF ye borcu sıfırlayarak ekonomik bağımsızlığını ve kendi milli silahlarını, uydularını vb üreterek askeri bağımsızlığını ilan etmiştir. Artık Türkiye bir askeri operasyon yapacağı zaman silahlarını kullanmak için izin almamaktadır. İnsansız hava aracı (silahlı ve silahsız) almak için ABD e yalvarmak durumunda olmadığı gibi uyduları ve elektronik gelişimi ile de istihbarat bağımsızlığını elde etmiş bu sayede Suriye’de üzerinde oynanan oyunları bozarak başarıyla Fırat Kalkanı operasyonunu yapmış ve yeni operasyonlar için de sinyaller vermiştir.

Bundan sonraki aşama Davos’la birlikte Türk İslam Dünyası üzerindeki insanların gönlünde oluşan sayın cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın liderliğini ülkemizin potansiyel liderliğine dönüştürme aşamasıdır. Tarih bize bu görevi yüklemektedir. Bütün Türk ve İslam Dünyası bu beklenti içinde olduğu gibi Allah da bizimledir inşallah.

İşte tam bu aşamada Türkiye ayağına bağlanmış prangaları söküp atmalıdır. 16 Nisan bunun başlangıç tarihidir. Başkanlık sisteminin Erdoğan için olduğunu sanıyorlar ve bunun propagandasını yapıyorlar. Gerçekte ise Erdoğan zaten şu anda başkan gibidir ve tam bir sorumsuzluk içinde bu görevi yapmakta ve yetkilerini en sonuna kadar kullanmaktadır. 16 Nisan ve başkanlık sistemi özellikle Erdoğan sonrası içindir. Bunu asla unutmamalıyız. Bundan sonra milletin % 50 üzerinde oyuyla gelen lider güçlü olacak ve Türkiye’yi hakkettiği liderlik konumuna getirecektir.

Uz. Dr. Cengiz Sandıklı       27.02.2017

İzmir 1. Bölge 25. Ve 26. Dönem M. V. A. Adayı

Güzelbahçe Belediye Başkan Adayı